Anne Çocuk İlişkisi

Anne Çocuk İlişkisinde Güvenin Rolü

Anne çocuk ilişkisi, herkes için apayrı bir deneyimdir. Annesi tarafında doğru şekilde sevilmiş çocuklar, özgüveni yüksek bireyler haline gelirler. Anne çocuk ilişkisinde güvenin rolü, kişilerin çevresiyle ilişkisinde de önemli bir yere sahiptir. Aile ortamında yeterli güveni ve sevgiyi alamamış çocuklar, yetişkinliklerinde çevreleriyle sağlıklı ilişkiler kurmakta zorlanırlar.
Anne çocuk ilişkisi nasıl güçlenir? Anne ve çocuk arasındaki bağı kuvvetlendiren en temel şeylerden biri temastır. Anneler çocuklarına sarılıp öperek ve onlarla etkili iletişim kurarak sevgilerini dile getirebilirler. Bu şekilde kurulan iletişim bireyin güvende hissetmesini, desteklendiğini anlamasını sağlar. Bu nedenle anne ve çocuk ilişkisinde doğru iletişim ve doğru temas son derece önemlidir.

Bebeklikten Ergenliğe: İlişkinin Evrimi

Bebeklikten ergenliğe anne çocuk ilişkisi, bakım verenden rehbere doğru bir gelişme sürecini içerir. Çocuk henüz anne sütüyle beslendiği dönemde tamamen şefkate, bakıma ve sevgiye muhtaçtır. Ona bakım veren kişinin ilgisi ve sevgisi koşulsuz olduğu takdirde sağlıklı bir çocukluk dönemi geçirir ve erişkinliğe doğru adım attığı ergenlik dönemine girer. Bu süreçte dürtüsel davranışlar ön plana çıkar.
Genel olarak 12 yaşını geçen çocuklarda başlayan ergenlik süreci, genç bireylerin cinsel isteklerinin de başladığı ve kendilerini keşfetme sürecine girdikleri bir dönemdir. Küçük çocuklar, annelerinin desteğine daha fazla ihtiyaç duyarken ergenlik çağındaki çocuklar biraz daha özgürlüğe ihtiyaç duyarlar. Aileler, çocukların bu gelişim süreçlerinde onlara özgür bir alan tanımalı, ihtiyaç duydukları yerde yine desteklerini esirgememeliler.

Anne Sevgisinin Çocuğun Psikolojisine Etkileri

Anne sevgisinin güvenli bağlanmayla yakından bir ilişkisi vardır. Anneyle sağlıklı şekilde bağ kurmuş olan çocuk, güvende hisseder. Sosyal çevresiyle daha sağlıklı ilişkiler geliştirebilir. Kendi evinde güvende hisseden çocuk, özgüvenli ve başarılı bir birey olma yolunda ilerler. Anneyle doğru şekilde bağ kurmak çocuğun hayata karşı daha dayanıklı olmasına katkı sağlar. Kırılgan değil, gerektiği şekilde güçlü ve ihtiyacı olduğunda destek almayı bilen bir birey olmasına yardım eder. Sağlıklı şekilde yetişen bireyler, okulda, iş hayatında, sosyal çevresinde ve ikili ilişkilerinde daha başarılı olabilirler.

Anne-Oğul ve Anne-Kız İlişkilerindeki Farklılıklar

Anne-oğul ilişkisi psikolojide bireylerin yetişkinlik dönemine doğrudan etki eden faktörler arasında yer alır. Anneyle kötü ilişkisi olan ve annesi tarafından çok eleştirilen erkek çocuk ise kadınlara karşı nefret geliştirebilir. Erkek çocuğun anneden uzaklaşması, düşmanlık boyutunda olmamalıdır. Düşmanca bir ilişki anne ve erkek çocuk arasındaki bağların zarar görmesine neden olur.
Anne kız ilişkisinin çocuk gelişimine katkısı erkek çocuğuna olandan farklıdır.

Kızlar, anneyi rol model aldığı için büyüdüğünde onun gibi olmayı hayal ederler. Bu noktada annenin kız çocuğuna yaklaşımı, onun karakterini de belirler. Çok kontrolcü, zorlayıcı bir anneyle büyüyen kız çocukları, sınır koyma, kendini sevme, öz saygı geliştirme gibi konularda zorluklar yaşayabilirler.

Sağlıksız anne-kız ilişkisi, aradaki ilişkileri koparır. Ergenlik döneminde kimlik bunalımlarının yaşanmasına neden olabilir. Özellikle ergenlik döneminde yetişkinliğe adım atmanın ilk aşamasında annenin kız çocuğuna olan desteği daha da önemli bir hale gelir. Anlayışlı, destekleyen, dinleyen ve rehberlik eden bir anne, geleceğin özgüvenli kadınının ilk tohumlarını ekmiş olur.
Kız ve erkek çocuklarının anneyle olan ilişkisi farklıdır. Kız çocukları anneyi rol model alarak kendi kadınlık kimliğini ondan gördüğü temel değerler üzerine şekillendirir. Erkek ise kadınlarla kuracağı ilişkiyi kendi annesiyle olan ilişkisi üzerinden şekillendirir.Kendine değer veren bir kadın, bu değerin farkında olarak kendisini sevecek ve saygı çerçevesinde ilerleyen ilişkileri tercih edecektir. Annesi tarafından sevilmiş, değer verilmiş ve özgüvenli yetiştirilmiş bir erkek de partnerine karşı sevgi dolu ve saygı çerçevesinde bir yaklaşım sergileyecektir.

Her şeyi doğru yapmasını isterken farkında olmadan çocuğunuzu çok zorluyor olabilirsiniz. Onun iyiliği için yaptığınızı düşündüğünüz şeyler, aslında ters tepebilir. Oğlum bana düşman gibi davranıyor, diyorsanız; bunun kökeninde yatan nedeni doğru anlamanız önemlidir.

Her zaman sizin ona yanlış davranışlarınızdan kaynaklanmayabilir bu durum. Belki de çok fazla internette zaman geçirmesine izin vermiş olabilirsiniz. Yanlış davranışları benimseyebileceği içeriklere çok maruz kalmış olabilir. Bu davranışını değiştirmek ve onun agresifliğini sonlandırmak için aranızdaki ilişkiyi onarmayı deneyebilirsiniz.

Anne-oğul ilişkisi nasıl olmalı? Anne, oğluna karşı bir rehber, gerektiğinde en büyük dert ortağı olabilir. Bunun yanında ona hayatı ve sorumluluk almayı öğreten bir konumda durmalıdır.
Karşılıklı sevgi ve saygı ilişkisini koruyarak onu tek başına bırakmak yerine birlikte zaman geçirerek sosyal medyanın karanlık dünyasında kaybolmalarına engel olabilirsiniz. Sanal etkinliklerde vakit geçirmesindense arkadaşlarıyla dışarıda oynamasını destekleyerek sağlıklı ilişkiler kurmasını sağlayabilirsiniz.

Destekleyen anne rolünü üstlenerek erkek çocuğunuzun kadınlara, kendisine ve dünyaya karşı sağlıklı bir bakış açısı geliştirmesine yardım edebilirsiniz. Üzülmüşlerse, onlara anladığınızı, böyle bir durumda üzülmesinin normal olduğunu vurgulayarak hislerini size açmasını destekleyebilirsiniz. Psikolojik gelişim sürecinde açık iletişim son derece değerlidir.

Annenin Davranışlarının Çocuk Gelişimine Etkileri

Anne duygusal olarak ne kadar sağlıklıysa çocuk da o oranda sağlıklı bir gelişim yaşar. Anne ruhsal olarak iyi olmadığında ve agresif davranışlar sergilediğinde çocuk da huzursuzluğu hisseder. Sizin duygularınız ve hisleriniz çocuğun nasıl hissedeceğini ve davranacağını da etkiler.
Kardeşi olan çocuklarda ise annenin kardeşlere eşit davranması, kıyaslama yapmaması, onlara koşulsuz sevgi vermesi önemlidir. Bu sayede kardeşler birbirlerini rakip olarak görmezler. Büyük çocuk abla ya da abi olduktan sonra bütün ilgi kardeşe yönelirse o zaman çocukta kıskançlık meydana gelebilir.

Okuldaki başarı durumları, sosyal becerileri, el becerileri gibi her türlü konuda çocuklarınızın birbirinden farklı olabileceğini unutmamalısınız. Her çocuğun yeteneği ve ilgi alanları farklıdır. Onları kıyaslamadan, yargılamadan ve eleştirmeden desteklerseniz, sağlıklı bir gelişim göstererek sevdikleri meslekleri yapabilirler.

Doğru şekilde sevilmiş çocuklar, hayattan ne istediğini bilen, doğru iş ve eş seçimi konusunda daha başarılı bireyler olurlar. Sosyal ilişkileri daha fazla gelişir. Kendilerini sevmeyi öğrenirler. Sakin birer birey olmaları daha muhtemeldir. Anne çocuklara olması gerektiği gibi sakin ve anlayışlı davranmadığında ise çocukların sağlıklı bir psikososyal gelişim yaşamaları mümkün olmaz.
Psikolojisi bozuk anne davranışları arasında şunlar yer alır:

  • Çabuk sinirlenme
  • Sert davranışlar
  • Gergin ruh hali
  • Mutsuzluk ve isteksizlik
  • Düşük enerji
  • Çocuğa karşı sabırsızlık
  • Çocuğun ruh halini yeterince anlamama ve ilgilenmeme

Bu durumlar, çocuklarda kendinin yetersiz ve değersiz olduğuna inanma, sevgiye layık olmadığını düşünme gibi şemalar geliştirmesine yol açar. Bakım aldığı kişiden doğru sevgi alamadığı ve temel yaşam alanında kendini güvende hissetmediği için insanlara karşı şüpheyle yaklaşabilir.

Sağlıklı Anne-Çocuk İletişimi Nasıl Kurulur?

İletişimde göz teması son derece önemlidir. Sağlıklı anne-çocuk iletişiminde çocuğun göz hizasına inerek onunla aynı seviyede konuşmanız gerekir. Konuşurken o dünyanın en önemli şeyini anlatıyormuşçasına ona odaklanmalısınız. Beden dilinizle ve sözel ifadelerinizle onu dinlediğinizi belli etmeniz çok değerlidir. Gerekirse arada ufak onay sesleri ve “evet, ya, öyle mi?” gibi ifadelerle anlatımını destekleyebilirsiniz.
Genel anlamda anne çocuk ilişkisi aslında sadece konuşurken onu dinlemekle ilgili değildir. Sinirli bir anınızda öfkenizi ona yöneltmeden, sabırla ve sadece ona odaklanarak vakit geçirmeye özen göstermelisiniz. Evde size farklı aktivitelerde katılmasına destek olmalısınız.
Küçük çocuğunuz sizinle hamur yoğurmak istediğinde onu da bu eyleme dahil ederek mutfakta ve evin diğer işlerinde iş bölümü yapmasına olanak tanıyabilirsiniz. Bu çocuğun hem zihinsel hem bedensel becerilerini geliştirir. Aynı zamanda bir şeyler başardığı hissini yakalamasına ve kendini iyi hissetmesine yardım eder.
Evde çocuğunuzla küçük paylaşımlar yapmak, oyun oynamak, kitap okumak, içeriği onun yaşına uygun filmler izlemek birlikte sağlıklı zamanlar geçirmenizi sağlar. Bu sayede anneden yeterli desteği ve ilgiyi gören çocuklar, mutlu ve sağlıklı bir ruh hali içinde olurlar.

Ruhsal Sorunlar ve İlişki Dinamikleri

Ruhsal sorunlar, herkesin belli dönemlerde yaşayabileceği olumsuz durumlardır. Çocuğun bu durumdan olumsuz etkilenmemesi ve kendinizi iyi hissetmeniz adına psikiyatrik destek alabilirsiniz. Duygusal gelişim sürecindeki çocuğun olumsuz etkilenmemesine dikkat ederek kendi durumunuzu onun yaşına uygun şekilde anlatabilirsiniz. Ama en önemlisi onun bir yetişkin olmadığını ve ruhsal sorunlarınız olsa bile ilgiye ve sevgiye ihtiyaç duyduğunu unutmamalısınız.
Ruhsal sorunlar nedeniyle ebeveynler çocuklarıyla yeterince ilgilenmediğinde bu, o çocukların kendini terk edilmiş gibi hissetmesine yol açabilir. Duygusal gelişim sürecinde sağlıklı şekilde yol alabilmek için birlikte dış aktivitelere gidebilirsiniz. Bu sayede kendinize bir çıkış yolu bularak, ruhsal sorunlarınızın ilişki dinamiğinizi bozmasına izin vermezsiniz.
Ergenlik dönemlerine girdiklerinde, ilk kez âşık olduklarında ya da kalplerini biri kırdığında karşılarında kendilerine duygusal destek verecek bir ebeveyn göremezler. Hatta ebeveynlerinin bu kırılganlığı karşısında kendilerini onlara ebeveynlik yaparken bulabilirler. Bu da çocuklarda ihtiyaç duysalar bile kimseden yardım isteyememelerine neden olabilir.

Annenin Sınır Koyma Becerisi ve Disiplin Yaklaşımı

Sevgi ve saygı önemli olan iki kavramdır. Anne sevgisinin koşulsuz olması, çocuğun kendi öz değerini fark etmesini kolaylaştırır. Sevgi alışverişi sağlıklı bir şekilde hiçbir koşula bağlı olmadan gerçekleştiğinde çocuk daha mutlu ve huzurludur. Bunun yanında anne ve çocuk ilişkisinde bir sınır olmalıdır.

Ebeveynler karar veren konumundadır. Çocuğun iyiliği için bazen onların istemediği yönde kararlar alabilirler. Ebeveyn – çocuk iletişiminde sınır koyucu olmak, son derece önemlidir. Çocuğa hiçbir konuda hayır dememek, belli davranış sorunlarına ve diğer insanların sınırlarına saygı göstermekte zorluk çekmesine neden olur.

Disiplin için çocuğun her gün belli bir düzen içinde hareket etmesini destekleyebilirsiniz. Bunu yaparken basit bir sistem kurmalısınız. Sabah kalktığında önce yüzünü yıkayıp sonra yatağını toplamasını bir alışkanlık haline getirmesini sağlayabilirsiniz. Sonrasında kahvaltısını edip dişlerini fırçalaması gerektiğini öğretebilirsiniz.

Okula giden bir çocuğunuz varsa ödev konusunda ona sorumluluklarını hatırlatabilirsiniz. Bunu yaparken zorlayıcı olmamalı, sadece hatırlatan bir konumda olmayı tercih etmelisiniz. Ödev bilincinin gelişmesi için dışarı çıkmak istediğinde “ödevlerini bitirdiğinde çıkacağız” gibi ifadelerle onu sorumluluğunu yerine getirmeye teşvik edebilirsiniz. Bunun dışında sürekli: “Ödevini yaptın mı, ders çalıştın mı?” gibi sorular sormanız çocuğun bir süre sonra sizinle aynı ortamda bulunmaktan kaçınmasına neden olabilir.

Anne-Çocuk Arasında Kaliteli Zamanın Önemi

Anne çocuk arasında kaliteli zaman geçirmek, çocuğun mutlu olmasına katkı sağlar. Kendini iyi hissetmesine, özgüvenli bir birey olmasına temel teşkil eder. Birlikte oyun oynamak, alışveriş yapmak, yemeye veya tiyatroya gitmek onunla etkili bir zaman geçirmenizi sağlar. Hayatı nasıl yaşayacağına, kendisini nasıl mutlu edeceğine dair ona rehberlik etmenize olanak tanır. Hayatın sadece ödevlerden, işlerden ve ev işlerinden ibaret olmadığını, hayatı dolu dolu yaşamayı ve kendini sevmeyi öğretmek adına bu aktivitelerin paha biçilemez bir değeri vardır.

Psikolojik Açıdan Sağlıklı Bir Bağ Kurmanın Yolları

Sevgi alışverişi açısından sağlıklı bağ kurmak, çocuğunuza yapacağınız en güzel duygusal yatırımdır. Çocuk ruh sağlığının %70’i sizin ona olan davranışlarınıza göre şekillenir. Anne ve çocuk ilişkisi, bir insanın dünyayla olan ilişkisini de belirler. Anne ya da ona anne yerine bakım veren kişinin sağladığı sevgi, saygı, şefkat, anlayış duyguları çocuğun diğer insanlara olan yaklaşımını belirler. Önce kendisine sonra da diğer insanlara belli bir değer biçer.

Sevilmiş bir çocuk, önce kendini nasıl seveceğini bilir. Kendini sevmeyi bilen bir çocuk mutlu bir birey olarak diğer insanlara da sevgiyle yaklaşır. Şiddet ve öfke dolu çoğu kişinin çocukluğunda kendisine gösterilen öfke, aşırı kontrolcü davranışlar, aşağılanma ya da eleştirilme gibi kalıplar yer alır. Tabii ki bu noktada nörogelişimsel bozuklukları da unutmamak gerekir. Çocuğunuz ile aranızda gelişen huzursuzlukta temel sebep sizin davranışlarınız değil, Dikkat Eksikliği Hiperaktivite Bozukluğu (DEHB), Karşıt Olma-Karşı Gelme Bozukluğu veya davranış bozukluğu da olabilir.

Çocuğunuzu duygusal dayanıklılığı yüksek, sevilmeye layık olduğunu bilen bir birey olarak yetiştirmek istiyorsanız önce onu sevdiğinizi hissettirmelisiniz. Çocuğunuzla doğru iletişim kuramıyorsanız, çocukta size karşı öfke davranışları varsa çocuk psikiyatristine giderek bu konuda yardım alabilirsiniz. İstanbul Çocuk Psikiyatri merkezimizden ihtiyaç duyduğunuz desteği almak için şimdi bizimle iletişime geçebilirsiniz.

Danışanlarımız Nediyor?
Ş.A
Ş.A

Burayı internetten buldum. Çocuğumun ergenlikle ilğili başlayan bazı sorunları vardı. Bu sorunlar okul başarısını da etkilemeye başlamıştı. Bir çok yol denedik ama durumlar hep başa sardı. Doktorumuz ile ona nasıl yaklaşabileceğimizi öğrendik. Artık evde sorunsuz bir ergenimiz var. Hem biz hem de çocuğumuz huzurlu. İyi ki İstanbul Çocuk Psikiyatri diyorum.

V.A
V.A

Önceleri bu tür tedavilere karşı çok ön yargılıydım ama Rabbim sonsuz kere razı olsun, doktorumuzla tanıştıktan sonra bu ön yargım tamamen kırıldı, çocuğumuzla ilgili çok çok ciddi olumlu sonuçlar aldık. Gerçekten samimiyetle, tavsiye ediyorum. Hocam işinde gayet uzman. Teşhisi, yönlendirmeleri ve tedavi yöntemleri mükemmel. Herkese tavsiye ediyorum. Hocama da buradan tekrar selamlarımı, saygılarımı iletiyorum. Çocuklarınızın geleceği için mutlaka dikkat eksikliği, dikkat dağınıklığı veya hiperaktive bozukluğu sıkıntıları varsa mutlaka ama mutlaka hocamla tanışmanızı öneriyorum.

C.Y
C.Y

Sürecin en başında tedavi alıp almama konusunda fazlasıyla kararsızdım. Böyle bi sürece başlamanın benim için faydalı olup olmayacağından emin değildim. Ama şuan diyorum ki iyi ki başlamışım. Ben bu sürece başlayalı 10 seans oldu ve Ömer beye ilk geldiğim kişiyle şuan dönüştüğüm kişi arasında büyük bi fark var. Ve şuan dönüştüğüm kişiden ve içimdeki potansiyeli zamanla ortaya çıkarıyor oluşumdan çok mutluyum. Kendi aşamadığım şeyleri aşmamda bana çok büyük katkıları oldu. Konumu rahattı. Randevu saatlerinde herhangi bi aksama olmadı. İletişim konusunda da profesyonelce hareket edildi. Sonuç olarak bu süreçte kötü diyebileceğim herhangi bir şeyle karşılaşmadım. Benim için son derece güzel ilerleyen bi süreçti ve hala devam ediyorum. Elimde olsa hiç bırakmam 🙂

K.N
K.N

Bir kere gelmiş olmamıza rağmen tüm detayıyla bizimle ilgilenen saat kavramı asla olmayan özellikle söylüyorum cünkü bir saat diye konusmustuk öncesinde nerdeyse 1.30 saatten fazla ilgilendi ömer bey bizimle cıkarken de gerçekten ücret için çalışmış olsaydı mutlaka gelin derdi ki ne zaman danısmak için isterseniz gelin dedi kendisi devamlılık gerektirecek bir durum yok diye ekledi biz cok memnun kaldık ne zaman danısmak istersek yine kendisini tercih edeceğiz bir kez daha teşekkür ederiz kendisine.

P.S
P.S

Doktorumuzla çok güzel bir süreç geçirdik. Çocuklarla iletişimi gerçekten çok güçlü, harika bir dinleyici ve onların dünyasını, duygularını,davranışlarını çok iyi yorumluyor. Aklımızdaki tüm soruları içtenlikle yanıtladı ve her seans çok verimli geçti. Oğlum her randevuya istekle ve mutlu bir şekilde gitti, bu da onun güven veren yaklaşımını gösteriyor. Süreç boyunca farkındalıklarımı artırdı; bazen hayat içinde çok basit görünen şeylerin çocuklar için ne kadar büyük anlam taşıdığını fark etmemi sağladı. Kendisinin ilgisi, sabrı ve rehberliği harika!

T-S
T-S

Rehber öğretmenin tavsiyesiyle gittik. Dehb olan oğlum için gittik. İlk gittiğimizde çok belirsizlik içindeydik. Kaos durumundaydık. Kendisi çocuğumuzun teşhisini koydu. Neler yapmamız gerektiğini söyledi. Bize çok güzel rehberlik etti.
Sadece çocuk odaklı değil, aynı zamanda tedavi sürecinde anne babanın da psikolojisini önemsemesi çok değerliydi.
Dehb li çocuklara bakış açısı çok güzel. Her çocuğun özel olduğu, illaki bir etiket takılmaması gerektiği, çocuğun iyi olması için önce anne babanın sakin ve huzurlu olması gerektiği gibi bir çok konuda bizi uyandırdı. Her sıkıştığımızda uzaktan da olsa cevap verdi bilgilendirdi. Kesinlikle tavsiye ederim hocamızı..

Anasayfa
Whatsapp
Ara
Randevu
İletişim